Megapiksel çılgınlığı. Sanırım soru sorma amacı ile e-posta gönderen arkadaşların büyük kısmının bana sorduğu soru buna benziyor. Kızmıyorum bu tip sorulara, dalga da geçmiyorum. Herhangi bir teknoloji marketin kamera reyonuna gittiğinizde "Bu 12 milyon piksel, kesinlikle tavsiye ederim" veya "Fotoğraf makinesine artık ihtiyacınız yok, bu cep telefonu tam 8 mp" gibisinden yoğun satış ve mp savaşları kampanyaları altında tüketicilerin de megapikseli en önemli ölçüt olarak görmeleri kadar doğal bir durum yoktur.

Zaten bu satış, reklam ve tükettirme baskısı ile henüz 6 ay önce alıp "Mükemmel bir makinem var artık" dediğimiz kameralardan soğuyuveriyoruz. 7-8 sene önce National Geographic gibi prestijli ve görsel olarak kaliteli bulduğumuz dergilerdeki fotoğraflar o zamanki kameralar ile çekildi. O teknolojideki bilgisayarlar ve programlar ile işlendi. Şimdi elimize 7 sene önce çıkarılmış bir dijital makine geçtiğinde "Hehe, bu mu senin makinen, ben Nikon D3 aldım - Canon 5D aldım" gibi nidalarla da karşılaşmamak elde değil. "Photoshop CS4 çıkmış duydu mu?" sorusu da aslında bu çılgınlıkla fazlaca bağlantılı. Programların yeni versiyonları kolaylıklar ve avantajlar sağlasa da temel işlemlerimizi hali hazırda yapabildiğimiz versiyonlar kullanılamaz hale gelmez değil mi?
Asıl bahsetmek istediğim konuya gelince. Fotoğraf makinesi alırken dikkat edilmesi gereken hususlar makinenin çözünürlüğünün ne kadar yüksek olduğu değildir. Kameranın sensör kalitesi, işlemci teknolojisi, lens kalitesi gibi etkenler toplam değerlemeye tabi tutulur. Bunca değişken varken hangi kamerayı almalı?
Bir marka veya model söylemek taraftarı değilim. Genel olarak önerim, giriş seviyesi ve hatıra fotoğrafı çekecek arkadaşlar bütçelerine göre gidip tipini beğendikleri makineyi seçsinler, pişman olmazlar. Estetik ve fiziksel kavramlar hatıra fotoğrafı için kullanılacak kameralarda en önde gelen özelliktir diye düşünüyorum. Fiyat aralığı 250-350 lira olan makinelerin birbirinden çok fazla farkı yoktur. Hepsinin birbirine göre ayrı üstünlükleri vardır. Ancak 300 liraya 10 küsür megapiksel diye fazlaca tanınmamış bir markanın bir makinesini almak, 1 hafta sonra "Herşeyi doğru yapıyorum ama fotoğraflarım çok kötü" cümlesini kurmanıza sebep olacaktır, haberiniz olsun.

Fotoğraf çekmeyi çok fazla bilmiyorsanız ve gerçekten bu yönde bir kariyer planlamıyor veya uğraşı vermeyecekseniz fazlaca para dökeceğiniz profesyonel makinelerden (SLR makinelerden bahsediyorum) uzak durun derim. SLR makinelerin kompakt makinelere göre elbetteki çok fazla avantajı vardır ancak kullanımının da daha zor olacağını bilmeniz gerekir. Bu şuna benzer, nasıl picassa veya lightroom gibi basit fotoğraf işleme programlarını photoshop, photoimpact gibi daha karmaşık olanlara tercih ediyorsak çoğumuz, kompakt makineleri de tercih etmek yerinde olacaktır. Bu yazıda kompakt ile SLR karşılaştırması yapmayacağım. İlerleyen zamanlarda daha detaylı bir şekilde yazmayı düşünüyorum (En azından şu an için 3-4 farklı fotoğraf makinesini sürekli kullanan birisi olarak tecrübelerimi aktarmaya çalışacağım).
Çok uzadı biliyorum. Not defterimde bulduğum bir takım veriler ile yazıyı sonlandırmak isterim. Kaç megapiksel fotoğraf makinesi ile hangi boyutta baskı alınabileceğine dair bir tablo.
3 megapiksel: 13x18 cm
4 megapiksel: 18x24 cm
5 megapiksel: 24x36 cm
6 megapiksel: 30x45 cm
8 megapiksel: 40x50 cm
10 megapiksel: 58x85 cm
12 megapiksel: 70x100 cm
Bugüne kadar 10 megapiksellik kameranızla 58x85 cm boyutunda baskı alan kaç kişi var acaba aramızda? Baskı boyutlarını raw çekersek 2 katına çıkarabileceğimizi de düşünürsek megapiksel çok da anlamlı bir değer değildir bizim için. İnternette de yayınladığımız fotoğrafların ortalama 800x600 px (yani yarım megapiksel) olduğunu düşünürsek MP savaşlarının sizi de alt etmesine izin vermeyin.
İyi akşamlar efendim...